EĞİTİMDE ETİĞİN ÖNEMİ
Eğitim insanı doğumdan ölüme
etkileyen ve bir şekle sokmaya çalışan bir süreçtir.Etik ise insanın ne
yapmalıyım?Nasıl yapmalıyım? Sorularına vermeye çalıştığı yanıttır.Eğitim ve
etik arasında bu anlamda zorunlu bir ilişki vardır.
Her tür eğitim etkinliğinde temel olarak dört boyut
üzerinde durulması gerekmektedir.Bu boyutlar;”amaç”,”kapsam”,”yöntem” ve
“değerlendirme “dir.
Bu boyutlar aynı zamanda
eğitim programlarının geliştirilmesinde sorulan dört sorunun da yanıtını
oluşturmaktadır.
Niçin? sorusunun yanıtını amaç
boyutu oluşturmaktadır.
Ne ? sorusunun yanıtını ise
kapsam boyutunda verilir.
Nasıl ? Sorusu yöntem
boyutunda yanıtlanır.
Ne oldu? Sorusu ise
değerlendirme boyutunda elde edilen bilgilerle yanıtlanabilir.
Etik çok önemli bir tartışma
alanıdır.Bu nedenle aşağıda eğitim-öğretim alanında bazı tartışmalara yer
verilmiştir.
1-Eğitimin niteliğinin ve yapısının
insanlığın bu gününü ve geleceğini etkilemesi:
2-Eğitimin insan davranışını
değiştirme amacı gütmesi
Eğitim en genel anlamda
,bireylere kendi yaşantıları yoluyla istendik davranışları kazandırma süreci
olarak tanımlanmaktadır.Eğitimin tanımı ile birlikte etik tartışma ve
sorgulamaların da başlaması kaçınılmazdır.Yukarıdaki tanımda bireylere istendik
davranışların kazandırılmasından söz etmekteyiz.Ancak,bireylere kazandırılacak
davranışların kime göre istendik olacağı,diğer bir deyişle hangi amaçlarla
eğitim ve öğretim yapılacağı etik bir tartışmayı gerekli kılmaktadır.
3-Eğitim-öğretim sürecinde insan
davranışını değiştirmek amacı ile çeşitli yöntemler kullanılması
Eğitimi sunan kişilerin eğitim
yöntemlerine ilişkin bilgi ve yaklaşımları,öğrencilerin öğrenme yöntemlerini de
belirtmektedir.
Okullar ,öğrencilerin
mutlu,sağlıklı ve özgür biçimde yaşayarak kendilerini gerçekleştirdiği yerler
olmalıdır.Ancak okullarımız çocukların azarlandığı ve notun tehdit unsuru
olduğu yerler olmamalıdır.
Bu durumda okullar;bireylere
doğru davranışların kazandırıldığı gerçek öğrenme ve gelişme merkezleri
olmalıdır.
Okullar,demokrasi,insan
hakları,özgürlük,sevgi,saygı ve hoşgörü gibi değerleri kazandıran ve
kavramalara ilşkin tutumları pekiştiren kurumlar olması gerekmektedir.Ancak
körü körüne itaat ve disiplinin olduğu kurumlar olmamalıdır.
Bu anlamda eğitim sistemi ve
okulların amaç,yapı ve işlevlerinin etik bağlamda ciddi tartışmalara konu
olması gerekmektir.
Eğitim programının içeriğine
nasıl karar verildiği
Öğrencilere neyin ne kadar
öğretileceği konusunda karar verilmesi ve bu kararların toplumun ve
öğrencilerin yararlarına uygun olmasının sağlanması eğitimin kapsam boyutundaki
etik tartışmalarının önemli bir noktasını oluşturmaktadır.
İşte bu noktada eğitim
programının içeriği ve beklenen sonuçları eğitim etiği açısından çok önemlidir.
Eğitim Öğretimin değerlendirme
boyutu
Öğrencilerin değerlendirilmesi
sürecinde yansız,doğru ölçme ve değerlendirme tekniklerinin kullanılması
kadar,değerlendirme ve yönlendirme sürecinin etik değerlendirmeler ve
yaklaşımları da içermesi gerekmektedir.
Okullardaki değerlendirme
sürecinde öğrencilerin her türlü ayrımcılıktan uzak tutularak,yansız ve
objektif biçimde değerlendirilmeleri üzerine önemle durulmalıdır.
Eğitimcilerin etik tutumları
Bu konuya daha sonra ayrıntılı
olarak değinilecektir.
Öğretmenlik meslek etiği
Öğretmenlik ve etik birbirine
çok yakın kavramlardır.Bunlar birbirinden ayrı düşünülemezler.İdeal bir
öğretmen,yalnız kusursuz öğretme yetenekleri ile değil,ayı zamanda yaşama
biçimi ile de örnek alınacak ahlaki bir modele dönüşür.
Yani bu anlamda
öğretmen,öğrettiklerini örnek olarak yaşayan ideal biridir
(Pieper,1999,118).
Meslek etiği ilkelerinin
evrensel değerler üzerine kurulu olduğu gerçeğinden hareket edildiğinde branşı
ne olursa olsun,hangi düzeyde öğretim etkinliğinde bulunursa bulunsun,bir
öğretmenin bazı etik ilkeler doğrultusunda davranmasını beklemek yanlış
olmayacaktır.
Öğretmenlik yalnızca birtakım
bilgilerin aktarılmasını kapsayan bir meslek olmanın ötesinde ,genç nesillere
değerler kazandırılması hedefini de içeren bir meslektir.
Öğretmenlik meslek etiği ilkeleri
Profesyonellik ilkesi:
Öğretmenlik meslek etiğinden bahsedebilmek için öncelikle ,öğretmenin işinde
profesyonel olması gerekir.Öğretmenlik mesleğinin gerektirdiği görevleri
belirtilen standartlar içinde yapabilecek yeterlilikte olmayan bir öğretmenin
meslek etiği ilkelerinden söz etmek imkansızdır.
Bu nedenle öğretmenlik
mesleğinin birinci etik ilkesi profesyonelliktir.
Peki şimdi öğretmenin
profesyonel davranışları nasıl olmalıdır. Örnek verelim;
Görevle ilgili bilgi,beceri ve
tutumları eksiksiz kazanmış olmak
Hizmeti zamanında ve kusursuz
sunmak
Mesleği daha iyi yapabilmek
için sürekli olarak özeleştiri ve değerlendirme yapmak
Hizmette kaliteyi sağlamak
Mesleğinin yöntem ve
tekniklerini sürekli olarak geliştirmek…………………………..vb
Hizmette Sorumluluk:En genel
anlamda sorumluluk,belirli bir görevin istenilen nitelik ve nicelikte yerine
getirilmesidir.Bu anlamda öğretmen bir kamu hizmeti olarak eğitimde üzerine
düşen büyük sorumluluğun bilinci içinde olmalıdır .
Bunun da ötesinde öğretmenler
davranışlarından ve bunların topluma maliyetinden kendileri ve toplum adına
sorumluluk duymalıdır.Şu unutulmamalıdır ki öğretmenler kamu görevlileri olarak
eylem ve kararlarının doğuracağı sonuçlar konusunda topluma hesap verebilmektedir.
Adalet: Öğretmen her
türlü eyleminde adil olmak ve öğrenciler arasındaki ilişkilerde de adaleti
sağlamak sorumluluğuna sahiptir.Öğrencilere söz hakkının adil olarak
paylaştırılmasından başlayıp,sınıf içi ve dışı etkinliklere katılıma kadar
uzayan her türlü etkinlikte adaletin sağlanması son derece önemlidir.
Öğretmenin adaletine hangi
noktalarda gereksinim vardır?İnceleyelim
Öncelikle öğretmen sınıf
içindeki öğrenme fırsat ve olanaklarından öğrencilere adil yararlanma hakkı
tanımalıdır.
Öğretmen değerlendiren ve
öğrenci performansı hakkında yargılarda bulunan biri olarak, değerlendirmede
adaleti sağlamalıdır.
Öğrencilerin en çok
adaletsizliğe uğrayabildikleri konulardan biri de öğretmenin ilgi ve desteğini
kazanmak konusudur. Bazı öğrencilerle daha fazla ilgilenirken bazılarına daha
aza zaman ve kaynak ayıran bir öğretmen ne derece adil davranmış olacaktır?
c) Blokların Eşitliği:
Toplumda doğal olarak ortaya çıkmış bloklar vardır. Örneğin; Kadın-erkek,
yaşlı-genç
Günlük uygulamalara bakıldığında
öğrencilerin pek çok eşitsizliğe maruz kaldığı görülebilir.
Örnek: Bazı öğretmenlerin
başarılı öğrencilerle daha çok ilgilenip, onlara daha çok zaman ayırdıkları,
oysa başarısı düşük öğrencilerin bu durumda daha da başarısız oldukları bir
gerçektir.
Öğrencilerin velilerinin
meslekleri de bir başka eşitsiz davranış nedenidir. Üst sosyo- ekonomik
düzeyden ve öğretmenlere katkı sağlayacak (doktor, avukat, esnaf, politikacı)
mesleklere sahip velilerin öğrencilerine, bazı öğretmenlerin daha yakın ve ilgili
davranabildikleri görülmektedir (Aydın, 2003, 64).
5) Sağlıklı ve güvenli ortamın
sağlanması: öğretmenlerin en temel etik sorumluluklarından biri de sınıf
ortamında düzen ve disiplini sağlayarak, öğrenci sağlığını ve güvenliğini
tehdit edecek her türlü unsurun ortadan kaldırılmasını sağlamaktır.
6) Yolsuzluk yapmamak: En
genel anlamıyla yolsuzluk bir çıkar karşılığında kamu yetkilerinin yasa dışı
kullanımı olarak tanımlanabilir. Burada sağlanması amaçlanan maddi kazançlar
olabileceği gibi parasal olmayan özel amaçlar da olabilir.
Öğretmenin mesleğini
kullanarak kişisel çıkar sağlamasına örnekler verecek olursak; Kendi kitabını
yada ders materyallerini üstü kapalı ve zorlamayla satması. Bunun yanında
öğrenci velilerinden pahalı hediyeler kabul etmesi beklenebilir.
7) Dürüstlük, Doğruluk ve
Güven: Etik davranış başkalarıyla ilişkilerde dürüst olmayı gerektirir. İçten
ve dürüst davranmayan öğretmenler ilişkilerde kendi sonlarını hazırlarlar ve
güven ortamı ortadan kalkar. Oysa güven ilişkilerin temel unsurudur.
öğretmenlerin mesleki
etkinlikleri yerine getirirken öncelikle kendilerine güvenmeleri gerekir. Bu
özgüven onların toplumun güvenine ve saygısına layık olmalarını da
sağlayacaktır.
Öğretmenlerde bu güven ve
saygıyı sürdürecek saygın davranışlar sergilemelidirler ve sözlerinde ve
eylemlerinde güven kırıcı yaklaşımlardan kaçınmalıdırlar. Öğretmenlerin
güvenirliliklerinde dış görünümleri de büyük önem taşımaktadır.
8) Tarafsızlık: Nesnel
olabilmek kişinin duygularını değil, aklını kullanmasını gerektirir. Bireylerin
nesnel olabilmeleri, karşılarındaki birey yada olaylar hakkında kendi ilgi,
gereksinim ve korkularını işe karıştırmadan, bu görüntüleri çarpıtmadan aradaki
farklılığın görülmesini gerektirir (Fromm, 1981, 113-114).
Öğretmenin tarafsızlığı
mesleki ve etik açısından son derece önemlidir.
9) Mesleki Bağımlılık ve
Sürekli Gelişme: Öğretmenler bir lider olarak hem kendi mesleki bağlılık ve
gelişmesin hem de öğrencilerin mesleki bağlılık ve gelişmesini sağlamaya
çalışmalıdır.
Mesleki bağlılığın bir gereği
olarak sürekli gelişmeyi sağlamak için öğretmenlerin;
Meslekleri ile ilgili
yeniliklere açık olması,
Mesleki performanslarını
artırabilmek için kendilerine sağlanan eğitim olanaklarından en iyi şekilde
yararlanması,
Mesleki yayınları ve
teknolojik gelişmeleri sürekli izlemesi,
Yeni gelen meslektaşlarının
işe ve çevreye uyumlarına yardımcı olması gerekir,
10) Saygı: insan her şeyden önce
insan olduğu için değerlidir. İnsanın değeri ve onuru, insan ilişkilerinde köşe
taşı niteliği taşır. İnsan canlı varlıklar içinde en gelişmiş olan, düşünen,
akıl yürüten, iletişim kuran, gelecek için planlar yapan bir varlıktır ve bu
yönleriyle saygıdeğerdir (Aydın, 1993, 73).
bu açılardan değerlendirildiğinde
öğretmenin her şeyden önce insanın değerine ve bütünlüğüne saygı göstermesi
gerekir. Bu anlamda öncelikle öğrencinin varlığına ve bütünlüğüne saygı
gösterilmesi gerkemektedir.
Öğrencilerin dayak, şiddet,
hakaret, isim takma, belli özelliklerinden dolayı aşağılanma gibi öğretmen
davranışlarına maruz kalması etik açıdan son derece yanlıştır.
Öğrenci saygı gösterilerek,
saygı duymayı öğrenecektir ve bunu yapacak olan kişide öğretmendir.
Öğretmenin kendisinin bu tür
davranışları, öğrencinin varlığı ve bütünlüğünde giderilmesi olanaksız yaralar
açmaktadır.
Yine öğrencilere ait gizli ve
mahrem bilgileri diğer öğrenciler yada öğretmenlerle paylaşmak, öğrencinin yada
ailesinin özel yaşamına karşı saygı göstermemek de etik dışı bir davranış
olarak değerlendirilmelidir.
Öğretmenlik etiğinde bir başka
unsurda velilere karşı gösterilmesi gereken saygıdır.
Öğretmenlerin etik bir yükümlülük
içinde saygı göstermeleri gereken bir diğer grupta meslektaşlarıdır.
Öğretmenlerin birbirlerinin yeterlilik ve kişiliklerine saygı göstermeleri
beklenmektedir.
Bunun bir gereği olarak
birbirleri hakkında sınıf içinde yada dışında, öğrenci yada velilerin yanında
olumsuz yorumlar ve dedikodu yapmaktan kaçınmalıdırlar.
Bu doğrultuda özetlenecek olursa
öğretmenler:
Herkesin değerine ve varlığına
saygı göstermelidir
Herkesin özel yaşamına saygı
göstermelidir
Herkesin özerkliğine ve
kararlarına saygı göstermelidir
İnsanlar arasındaki farklılıklara
saygı göstermelidirler
11) Kaynakların Etkili Kullanımı:
Kurumsal ve kamusal kaynakların etkili kullanımı öğretmenlerden beklenen bir
başka önemli etik davranıştır.
En kıt ve değerli kaynak
zamandır. Bu açıdan öğretim ve eğitim zamanının etkili kullanımı öğrencilerin
yararını en üst düzeye çıkaracaktır.(Devamı var)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder